Esas malzeme deri ve mukavvadır. Deri ıslatılıp yumuşatıldıktan sonra el bıçkısı ile kâğıt inceliğinde tıraş edilir. Keçi derisinden yapılan cilde “sahtiyan cilt”, koyun derisinden yapılana da “meşin cilt” denir.
Klasik bir cilt dört parçadan ibarettir: Sağ (üst) kapak, sol (alt) kapak, sertab ve mikleb. Üst kapak kitabın önünde bulunur ve sırtla alt kapağa bağlanır.
Sertab, mikleb alt kapak arasında kalır. Sertab, kitap kapandığı zaman sayfaların kenarlarını örten kısım olup alt kapakla birlikte hareket eder.
Miklab ise kitabın sayfaları arasına sokulan ve sertaba bağlı olan parçadır. Klasik ciltlerde şiraze elle örülür. Kapak kitap boyutundadır ve dışarı taşmaz, kitabın sırtı düzdür ve yazı bulunmaz. Süslemeler ise
her iki kapak ile sertab ve mikleb üzerine yapılır. Ciltlerin bezemeleri genellikle deri üzerine kabartma yapılır ve bazı kısımları yaldızla boyanır.
Kapak üzerinde ortada “şemse” denen oval ya da yuvarlak süsleme vardır ve bunun uzantılarına “salbek” denir.
Ciltler, kullanılan malzemeye ve kapak süslemelerine göre adlandırılır.
Cildin kenarları deri ve ortası kâğıt, kumaş, ebru ile kaplanmışsa “çarköşe” veya “ciharguşe cilt” adını alır.
Deri üzerine ipek ya da altın iplikle el işlemesi yapılır. Orta göbek ebru, ipek ya da atlas kumaşla kaplanırsa “kumaş”, kadife ile kaplanırsa “zerduva”, altın sırma işlemeli kumaş ile kaplanırsa “zerdüz”, cilt yaldızlandıktan sonra motifler kalıpla basılmışsa “gömme cilt”, yekşah denilen aletle motifler çukurlaştırılmışsa “yekşah cilt”, kapağı üzerine ezilmiş varak altını ile dört dilimli yaprak motifinde parmaklık tarzında geometrik çizgiler çekilen cilt de “zilbahar” veya “kafes”, motiflerin üzerinde tek renk deri yerine renkli deriler kullanılmışsa “mülevven cilt”, kâğıt veya deri dantel gibi oyularak işlenmişse de “müşebbek şemse cilt” denir.
Aynı zamanda “katı’a” denilen bu süsleme, genellikle cildin iç kapaklarında görülür.
Mülemma şemse ciltte zemin ve motiflerin her ikisi de altın ile süslenir.
“Altın cetvelli” ciltte kapağın etrafına altın bir çerçeve çekilir.
“Zencirekli cilt”te ise bu çerçeveler bir kaç çizgiden oluşmuş ve bu çizgiler arası altın yaldızlarla bezenmiştir.
Osmanlı Devleti’nde serbest olarak çalışan ciltçi esnafının yanında bir de Topkapı Sarayı'nda, Saray kütüphanelerinin ve resmi dairelerin cilt işlerini yapan “Cemaat-ı Mücellidan-ı Hassa” adlı bir teşkilat kurulmuştur. Serbest esnaf olarak çalışanların, “Ehl-i Hiref Teşkilatı” içinde bir loncaları vardı ve usta-kalfa-çırak ilişkisi sürdürülüyordu. Saray ciltçilerine ser mücellit (baş ciltçi), ser bölük (bölükbaşı), ser oda (odabaşı), ser kethüda ya da kethüda gibi unvanlar verilmişti. 16.yüzyılın başından 18.yüzyılın sonlarına kadar Topkapı Sarayı mücellitleri arasında Yedikuleli Alaettin Mehmet Çelebi, Süleyman Çelebi, Kara Mehmet, Mehmet Yadigâr, Mehmet Abdi, Pir Davut, Cafer Eyyubi, Ali Yusuf, Süleyman Emektar, Hasan Bin Ahmet, Mehmet Halife, Hatif Ali sayılabilir. 18.yüzyılda yaşamış ünlü tezhip ve lake ustası Ali Üsküdari de dönemin ünlü ciltçileri arasında sayılmaktadır.
Değiştirilebilir Klasik Tarz Kitap Cilt çeşitleri ile kitaplarınızı yeniden düzenleyin. Akıllı tasarım ...